İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | grow from (something) f. | (bir şeyden) büyümek |
Öbek Fiiller | grow from (something) f. | (bir başlangıç noktasından) gelişmek |
Öbek Fiiller | grow from (something) f. | (bir şey sayesinde) olgunlaşmak |
Öbek Fiiller | grow from (something) f. | (bir şeyden) ders almak |
Öbek Fiiller | grow from (something) f. | (bir şeyden) tecrübe edinmek |
Öbek Fiiller | grow from (something) f. | (bir deneyimden sonra) değişmek |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | grow something from something f. | tohumdan, soğandan yetiştirmek |
Öbek Fiiller | grow something from something f. | tohumdan, soğandan büyütmek |
Öbek Fiiller | grow from something f. | tohumdan, soğandan yetişmek |
Öbek Fiiller | grow from something f. | tohumdan, soğandan büyümek |
Öbek Fiiller | grow away from (someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) giderek bağları kopmak |
Öbek Fiiller | grow away from (someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) ilişkisi giderek bozulmak |
Öbek Fiiller | grow away from (someone or something) f. | (biriyle/bir şeyle) duygusal bağı giderek zayıflamak/kopmak |
Öbek Fiiller | grow away from (something) f. | (bir şeyden) uzaklaşarak büyümek |
Öbek Fiiller | grow away from (something) f. | büyüdükçe (bir şeyden) uzaklaşmak |